ANADOLU ARKEOLOJİSİ - Deneme Sınavı - 18

Yakın bir zamana kadar Anadolu Yarımadası’nın Neolitik yaşamın oluşum
bölgesi olan Ön Asya bölgesi dışında kaldığı öngörülmekteydi. Neolitik dönemin uygarlık tarihi açısından taşıdığı önemi ilk ve en açık şekilde vurgulayan Gordon Childe olmuştur. Dolayısıyla cevap A şıkkıdır.

Yaklaşık MÖ 6. binin ikinci yarısına kadar süren Neolitik dönem Erken
Neolitik ve Geç Neolitik evre olarak da iki bölümde incelenir. Dolayısıyla cevap B şıkkıdır.

Güneydoğu Toroslar’la ovanın kesiştiği dağ eteklerinde kurulu yerleşmelerde Çanak Çömleksiz Neolitik dönemden başlayarak emmer ve einkorn buğdayı, arpa (2 ve 6 sıralı), yulaf, çavdar, mercimek ve çeşitli baklagillerin tüketildiği saptanmıştır. Anadolu’da yapılan kazı çalışmaları, birçok yerleşmede yaklaşık MÖ 9. binlerden itibaren üretimciliğin başladığını gösterir. Dolayısıyla cevap C şıkkıdır.

MÖ 6. binyılın ikinci yarısı için kullanılan Geç Neolitik Dönemi mimari bulguların izlerine Batı Anadolu’da Burdur ve Hacılar yerleşmesinde rastlanmaktadır. Dolayısıyla cevap D şıkkıdır.

Marmara Bölgesinin bilinen ilk Çanak Çömlekli Neolitik dönem topluluğu İstanbul’un Kadıköy tarafındaki Fikirtepe’de saptanmıştır. Dolayısıyla cevap E şıkkıdır.

İnsanlık tarihinin başlangıcını Paleolitik Çağ oluşturmaktadır.

Alet yapmasını bilen ve Homo habilis (becerikli insan) olarak adlandırılan ilk insan Paleolitik Çağ'da ortaya çıkmıştır.

Oldowan ve Aşölyen Yontmataş Endüstrisi Paleolitik Çağ'da ortaya çıkmıştır.

Mikrolitik Endüstrisi Mezolitik Çağ'da ortaya çıkmıştır.

Yerleşik hayata geçilen ilk dönem Neolitik Dönem olarak karşımıza çıkmaktadır.

Tahıllar Neolitik Çağ'da evcilleştirilmiştir.

Göbekli Tepe Neolitik Çağ'a tarihlendirilmektedir.

Neolitik Dönem'de önemli bir yerleşke olan Çatalhöyük, duvar resimleri ve kabartmaları ile ünlüdür.

Anadolu'nun ilk ortak kamu yapıları Hallan Çemi'de ortaya çıkarılmıştır.

Evcilleştirilen ilk hayvan köpek olarak karşımıza çıkmaktadır.

Kalkolitik, Bakır-Taş Çağı Yunanca khalkos (bakır) ve lithos (taş) sözcüklerinden. Günümüzden 7500-5000 yıl önce. Aletlerin, bakırın ergitilerek kalıplara dökülmesiyle yapıldığı, ancak taş aletlerin de kullanılmaya devam edildiği dönem.

MÖ 4 binden itibaren, Geç Kalkolitik Dönem olarak adlandırılan dönem boyunca Anadolu’nun özellikle batı kesiminde hissedilen yeni nüfus hareketleri etkilerini Orta ve Kuzey Anadolu’da da göstermiş; nüfusla koşut olarak yerleşmelerin sayısında da artış olmuştur.

Yaklaşık MÖ 3000 civarında başlayan ve tüm MÖ 3. bin boyunca bölgelere göre değişen 1.200-1.300 yıl süren eski Tunç Çağı, genelde romen rakamları ile yazılan üç alt evreye ayrılmıştır. I-II-III şeklinde gerçekleştirilen bu bölümlenme de gerçekte yapaydır. Bu dönemde pek çok bölgede kültürlerin sıçrama yapmadan düzenli geliştiği izlenmekte hatta bazı bölgelerde ise daha durağan bir kültür gelişimi görülmektedir.

Troia I. Yapı katlarındaki kap biçimlerinin tüm bölgede kullanılmıştır. Troia I yapı katlarında yaklaşık 90 m sur ile çevrili küçük bir yerleşim bu- lunmuştur. Güçlü kesme taştan yapılan eğimli surlarla çevrili kente anıtsal sayıla- bilecek kapılar ile girilmektedir. Bu kapı yapıları Anadolu’daki ilk kapı yapılarındandır. Sur içinde, Ege dünyasında çok sevilen bir yapı tipi olan megaron tipi yapıların ilk örnekleri bulunmuştur.