EKOLOJİ VE TURİZM

Sıcaklık, yağış ve nem, Rüzgar ve ışık iklimleri oluşturan faktörler olarak bilinir, fakat toprak canlıların önemli yaşam alanlarındandır ve topraktan faydalanırlar.

Orografik yağışlar nemli hava kütlesinin dağ kütlesi gibi engebelere çarpması ile meydana gelir. Bu da daha çok Karadeniz ve Akdeniz bölgelerinde görülmektedir.

Elektromanyetik tayfın insan gözündeki retina tarafından algılanabilen aralığıdır. Bu dalga aralığına kısaca ışık da denir. Yedi renge ayrılabilen bu ışınlar ekolojik açıdan önemlidir ve toplam ışın enerjisinin % 40-60’ını oluşturur. UVA, UVB ve UVC ışınları Morötesi ışınlar veya ultraviyole ışınlar olarak bilinir ve dalga boyları kısa olduğundan insan gözü ile görülmezler. Kızılötesi ışınlar olarak da bilinen İnfrared ışınlar ise dalga boyları görünen ışınlardan daha uzun olduğu için gözle görülmezler.

Güneybatıdan esen rüzgar Lodos’tur ve sıcak hava getirir, toprağın ısınmasına ve kurumasına neden olur. Kuzeybatıdan esen karayel soğuk hava getirir ve toprakta sıcaklığı düşürür. Güneyden esen oldukça sıcak ve nemli rüzgârlara kıble denir. Batıdan esen sıcak ve nemli rüzgârlara günbatısı denir. Türkiye’nin batı bölgelerinde yağışlara neden olmaktadır. Güneydoğudan esen rüzgârlara keşişleme denir ve sabah saatlerinde estiğinde akşamüstü havada bunaltıcı sıcak meydana gelir.

Miksohalin tatlı sulara oranla çok daha tuzlu olmalarına rağmen deniz suyundan daha az tuz içerirler. Hiperhalin sularda ise tuz oranı çok yüksektir. Bu durumda Tuzgölü Hiperhalin sular için bir örnektir.

Kumlu topraklar; doğal verimlilikleri az, organik madde miktarlar düşük, su ve besin maddelerini tutma kapasiteleri az, geçirgenlikleri hızlı, işlenmeleri kolay ve katyon değişim kapasiteleri düşük olan toprak tipidir. Killi topraklar ise, içeriğinin %50’sinden fazlası kil, su tutma kapasiteleri yüksek, işlenmesi zor, kurak dönemlerde katı halde bulunan toprak tipidir. Humuslu topraklar, besin maddesi bakımından zengin, koyu renkli, su tutma kapasitesi yüksek, homojen olmayan ve bitki yetiştirme açısından uygun topraklardır. Taşlı topraklar, içeriğinin % 80’i taş ve az miktarda topraktan oluşan, su tutma kapasiteleri az, havalanması kolay toprak tipidir.

Üreticiler olarak da adlandırılan ototrof canlılar kendi besinlerini sentezlerler. Heterotroflar ihtiyaçları olan besinleri farklı şekillerde diğer canlıların sentezledikleri besin maddelerinden sağlarlar ve Holozoikler, Saprofitler ve Parazitler de bunların sınıflandırılmasıdır.

Koloniler: Aseksüel (eşeysiz) üreme ile birbirinden ayrılmayan bireyler topluluğudur.

Gruplar: Aynı türe ait bireylerin besin arama, avlanma, düşmanlarına karşı koyma gibi bazı amaçlar için bir araya gelerek oluşturduğu topluluklardır.

Kümeleşme: Gruplara benzemesine rağmen, genellikle gruplarda bireyler arasında yarar sağlanırken, kümeleşme de ise bireyler zarar görmektedir.

Sosyal Yaşantı: Hayvan türleri arasında gözlenen bu ilişkide yaşam ortamlarını şekillendirmek ve yaşamlarını kolaylaştırmak amacı ile iş bölümleri söz konusudur. Karınca ve arı toplulukları örnek olarak verilebilir.

Tür İçi Rekabet: Ortamda bulunan sınırlı kaynaklardan yararlanmak için aynı türün bireyleri arasında görülen rekabettir.

Aslanın avcı ve ceylanın da av olması dolayısıyla aralarındaki ilişkiye Predasyon denir. Besinini avlayarak sağlayan hayvanlara da predatör (avcı) denir.

Beslenme biyotik faktörler arasında yer almaktadır. Diğer seçenekler abiyotik faktörler içinde yer alır.

Kısa süreli meteroojik olaylara hava durumu denir.

Yunus balığı ve tavşan memeli olduğundan sıcakkanlı hayvanlardır.

Tanıma uygun olarak bu hava koşuluna kırağı adı verilir.

Türkiye’de en fazla yağış alan bölge Karadeniz Bölgesidir.

UVA, UVB ve UVC tipindeki ışınlar mor ötesi ışınlar grubuna girerler.

Bu tür hava olayına rüzgar adı verilir.

Abiyotik faktör bu gruplama içince yer almamaktadır.

Toprağı meydana getiren katmana horizon adı verilir.

Tarımın yok olmasının orman yangını ile ilgisi yoktur.

Ekolojik Faktör: Canlı organizmaları yaşamının herhangi bir evresinde dolaylı ya da doğrudan etkileyen faktörlere ekolojik faktörler adı verilmektedir