EKONOMİK ANALİZ

Konjonktür dalgalanmaya ilişkin olarak verilen bilgilerin hepsi doğrudur. Doğru cevap E'dir.

Monetaristler, Arz Yönlü İktisatçılar ve Yeni Klasik İktisatçılar konjonktür dalgalanmalarına devletin müdahale etmemesini savunan Klasik İktisatçılara yakındır. Doğru cevap C'dir.

Monetaristlere göre toplam talebin dalgalanmasına neden olan en önemli faktör ekonomideki para miktarı artış oranındaki dalgalanmalardır. Doğru cevap D'dir.

Dünya ekonomisini izlerken bakılması gereken başlıca göstergeler
şunlardır:

Doğru cevap E'dir.

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 30 Haziran 1930 tarihinde 1715 sayılı kanun ile kurulmuş ve 1931 yılında faaliyetine başlamıştır. Doğru cevap B'dir.

TCMB, 30 Haziran 1930 tarihinde 1715 sayılı kanun ile kurulmuş ve 1931 yılında faaliyetine başlamıştır. TCMB bir anonim şirkettir ve bu şirkette Hazinenin payı yüzde 51’dir. Doğru cevap B'dir.

TCMB’nin başlıca görevleri arasında; para ve kredi politikasını ekonominin gereklerine göre ve fiyat istikrarı sağlayacak bir biçimde yürütmek, hükumetle işbirliği içinde ulusal paranın iç ve dış değerini korumak amacıyla gerekli önlemleri yerine getirmek, ulusal paranın hacim ve tedavülünü düzenlemek, para arzı ve ekonominin likiditesini ayarlamak için açık piyasa işlemleri yapmak ve altın/döviz rezervlerini ekonominin yararına olacak şekilde düzenlemek bulunmaktadır.

Doğru cevap B'dir.

Resesyon, konjonktür dalgasının en düşük olduğu düzeye tekabül eden bir ekonomide büyümenin eksi değer alması yani ekonominin küçülmesidir. Doğru cevap A'dır.

Merkez bankasının uyguladığı faiz politikasında kullandığı faiz oranına “politika faizi” adı verilir. Doğru cevap D'dir.

Yeni Klasiklere göre konjonktür dalgalanmalarının nedeni toplam talep ve potansiyel GSYH tarafından belirlenen fiyat düzeyindeki “rasyonel bekleyişler”dir. Doğru cevap A'dır.

Amerikan Ulusal Ekonomi Araştırmaları Bürosu'na (NBER) göre resesyon makroekonomik büyümenin iki çeyrek üst üste negatif olmasıdır.

Resesyon sürecinde, talep, istihdam, GSYH ve benzeri değişkenlerde bir düşüş hali hakimdir. Dolayısıyla, resesyon döneminde işsizliğin artması beklenir.

Konjonktürel dalgalanmalarda, derinliğin yüksek olduğu dip ve zirve hareketleri patlama ve çöküntü olarak adlandırılır. 

Bazen bir ekonominin yaşadığı daralma aşaması normalin üzerinde sürer ve reel GSYH alışılmamış bir şekilde düşer. Bu duruma “çöküntü” veya “depresyon” (buhran, bunalım) adı verilir. Çöküntü durumunun tam tersine konjonktür dalgalanmasının genişleme aşamasında reel GSYH alışılmışın üstünde bir artış gösterir ki bu duruma da “patlama” (boom) denir.

A, B, C ve D, şıklarındaki iktisadi düşünce okullarının görüşleri doğrudur. Fakat E seçeneği yanlıştır. Çünkü;

Yeni Keynesyen Konjontür Dalgalanmaları Teorisi'ne göre bugünkü parasal ücretler geçmiş zamanda görüşülerek belirlenmekte, geçmişteki fiyat düzeyi ile ilgili rasyonel beklentiler, parasal ücretlerin ve kısa dönem arz eğrisinin durumunu belirlemektedir. Bu çerçevede, toplam talepte oluşan beklenmeyen veya cari dönemde oluşan beklenen dalgalanmalar konjonktür dalgalanmalarının başlıca nedenidir.

İşaretlenmesi gereken seçenek E seçeneğidir.

Reel Konjonktür Dalgalanmaları Teorisi'ne göre verimlilikte oluşan tesadüfi dalgalanmalar ve şoklar konjonktür dalgalanmalarının başlıca nedenidir. Görüşü savunanlara göre verimlilikte meydana gelen dalgalanmalara çoğunlukla teknolojideki ilerlemeler neden olmaktadır. Teknolojik ilerlemeler dışında doğal afetler, iklim değişiklikleri ve uluslararası alandaki huzursuzluklar da verimlilikte dalgalanmalar oluşturabilir.

Doğru cevap E seçeneğidir.

İşsizlik sigortası talepleri - Kapasite kullanım oranı - Ortalama işsiz kalınan dönem 

Bu göstergeler sırasıyla  öncü, eş zamanlı ve gecikmeli göstergelerdir. Doğru cevap D seçeneğidir.

A, B, C, D şıklarındaki göstergeler eş zamanlı ve gecikmeli göstergeler iken,  E şıkkı bir öncü göstergedir. 

Yeni başlayan bina inşaatları, başlama izinleri diğerlerinden daha erken sinyal gönderir. İşaretlenmesi gereken seçenek E seçeneğidir.

PMI beş ayrı endeksin farklı katsayılarla ağırlıklandırılmasıyla oluşan bileşik bir endekstir. Alt endeksler ise; yeni siparişler, üretim, istihdam, tedarikçilerin teslim süresi ve girdi stoku endeksleridir. Buna göre E seçeneğinde yer alan tahsil edilmiş satışlar endeksi PMI 'ın bir alt kırılımınnı oluşturan bir endeks değildir. İşaretlenmesi gereken seçenek E seçeneğidir.

Tüketici Güven Endeksi, tüketicilerin harcama davranışlarının ve beklentilerinin saptanması için, içinde bulunulan dönemde dayanıklı tüketim malı satın alma istekleri, satın alma gücü, iş bulma olanakları ve genel ekonomik durumla ilgili sorulara dayalı bir endekstir. Bu endekste E seçeneğinde yer alan "Üretimdeki ortalama birim maliyetler" ölçülmez. E seçeneği esasen "Reel Kesim Güven Endeksi"nin bir bileşenidir. Dolayısıyla, işaretlenmesi gereken seçenek E seçeneğidir.

“Ekonomi Saati Yöntemi”ne göre ekonomi aşağıdaki dört aşamayı izler:

dipten çıkış→genişleme→yavaşlama→durgunluk

Doğru cevap C seçeneğidir.